ÖZGE YENGEM Serisi - Toplam 36 bölüm

ÖZGE YENGEM 32

← Ana Sayfaya Dön ← Geri Dön
📌 YENGE

Artık aydına gelmiş ne yapacağımızı bilmez halde, derin bir boşlukta kalmıştım ki burada fazla durmadan Antalya’ya babamın kardeşinin yanına taşınmaya karar vermiştik. İşler burada olmayacaktı. En azından bir akrabamız var destek olur gibisinden düşünüp tekrar eşyalar kamyona yüklenmiş, uzun yollara tekrar düşmüştük. Gece çıktığımız yolculukta sabaha karşı 5,30 civarı varmıştık Antalya’ya. Sağolsun halam uyandı o saatte bizi evinde misafir etti. Kamyoncu ve hamallar kamyonda uyuyordu. Bu arada halamdan bahsetmek gerekirse diğer hikayede geçmeyen ve inanın bu zamana kadar karşıma yeni çıkan halam adını sanını o güne kadar bilmezdim bile. Kendisi dul, 38 yaşında 13 yaşında oğlu var. Diş hekimiymiş kendisi. Adı Melike. Orta boylarda hafif balık etli, dik göğüslü oldukça diri vücuda sahip bir kadın. Uzun zaman sonra kavuşan 2 kardeş babamla derin derin sohbet ediyorlar, annem babamı halamdan kıskanıyordu. Kıskanç bakışlarını görebiliyordum. Simay yorgun bir odaya geçmiş uyuyordu. Halam kahvaltı türü birşeyler hazırladı ve oturduk birşeyler yedik. Daha sonra ben kardeşim simay ve annem halamın evinde uyuyacak. Babam eşyaları yeni eve indirecek daha sonra gelip dinlenecekti.

Çayımı içerken halam benimle konuşmak için laf attı;

– Eee kuzey! Askerlikte bitti ne yapmayı düşünüyorsun?
– Bilmiyorum hala önümüzde ki dönem üniversite sınavına girmek istiyorum.
– Kesinlikle girmelisin daha yaşın gençken bitir gel bir an önce.
– Bende öyle düşünüyorum o yüzden askerliği çıkarttım aradan.
– Tanıdığım birkaç öğretmen arkadaş var, sayısal için sana da yardımcı olmalarını rica ederim
– Teşekkür ederim izninle ben yatsam olur mu uyanınca bol bol konuşuruz gerçekten çok yorgunum…
– Tabi canım gel yatağını hazırlayayım.

Halam önden gitmiş, bir odaya girmişti. Babama döndüm:

– Baba işleri halledince seslenin bana gerçekten çok yorgunum.
– Tamam oğlum istirahatine bak.

Halamın arkasından bende girdim odaya domalmış çarşafları düzenliyordu. İnanın o götü öyle mükemmeldi ki kırk yıl spor yapmış kadınlar gibi taş gibi gözüküyordu. Ama öyle düşünmemek için kafamı çevirdim sağıma, duvara doğru baktım bir süre eskilere daldı kafam. Onca yaşanan şeylere, yengelerime, arkadaşlarıma.

Halam Melike;

– Bitanem geldin mi bak yatağın hazır hava güzel ama üşürsün diye çarşaf koydum üstüne örtersin halasının bitanesi ne kadar büyümüşsün en son seni gördüğümde daha kundakta bebektin..
Diyerek boynuma sarılıp beni öptü.

– İyi uykular halasının kuzusu.

Odadan çıkmıştı. İçimden ne anaç bir kadın diye geçiriyordum. Pantolonumu çıkarttım ve boxer ile kaldım. Başkasının evindeyiz rahatsız olur mu ki ya diye düşündüm daha sonra çarşaf var onu örterim bişey olmaz dedim ve yatağın içine girdim. Sızıp kalmışım. Rüyalarımda eski günler film şeridi gibi gözümün önünden geçiyordu. Aklımdan çıkarıp atamıyordum o günleri. Saçlarımı bir el okşuyordu. Rüyamda özge yengem okşuyordu saçlarımı. Rüya diyerek o eli tutmuş öpüyordum. Gözlerimi araladığımda halam baş ucuma oturmuş yüzüme hem şaşkın bakıp hem gülümsüyordu. Çarşaf üstümden açılmış, o ereksiyon olmuş sikim kazık gibi olmuş, dikelmiş, o sertliği hissedebiliyordum. Halamı baş ucumda görünce utanmıştım özge yengem değildi. Çarşafı hemen üstüme çekip doğruldum yataktan ve hala diyebildim sadece.

– Hala?
– Halasının kuzusu ne güzel uyuyordun öyle.
– Ne oldu sabah mı oldu.
– Hahaha kıyamam hayır akşam oldu. Babanlar geldi kıyafetlerini getirmiş, yemekte hazır uyandırmaya geldim. Hadi kalk bir duş al kendine gel yemek yiyelim.
– Peki hala teşekkür ederim.
– Aaa ama misafir gibi durma bakayım bunca yıl sonra kavuşmuşum size canlarım benim. Hadi kalk bakalım…
Üstümden çarşafı açmıştı. Kazık gibi sikim resmen ona hazır asker edasıyla selam veriyordu. Gözlerinin oraya kaydığını hissedebiliyordum ama yok artık böyle şeyler düşünmek istemiyordum. Odadan çıkmıştı. Yataktan kalkıp inen boxerimi düzelttim eşofmanımı giyip salona çıktım.

– Hala banyo nerede ?
– Köşede ki oda hayatım. Havlu şampuan her şey orada hazır yıkan gel.

Banyoya girdim, hava sıcak olduğu için ılık suyun altında rahatlıyordum resmen tüm yorgunluğum gitmişti. Yıkanırken elim sikime gidiyor, uzun süredir boşalmadığım için rahatlamam gerekiyordu. Malum onca atraksiyonlu yaşamdan sonra ele düşmek ne bileyim tuhaf geliyordu bana bile. Hızlı kuzey 31 çekecek kadar düşmüştü yine. 31 çekerken ister istemez aklım halama kayıyordu sürekli onu değil eski yaşananları düşünüp 31 çekmeye çalışıyor başaramıyordum. Resmen halamı arzuluyor, onun fiziğini göz önümde canlandırıyordum. Yatağın baş ucunda kısa kollusu ile saçlarımı okşaması o orman meyveli parfüm kokusu hafızamdan çıkmıyordu bu düşünceler ile boşalmış rahatlamıştım. Hafif kurulanıp giyinip çıktım banyodan. Yemek masasına doğru geçtim halam:

– Evet prens de geldiğine göre haydin bakalım sofraya.

Hep beraber sofraya geçmiştik, annem halam ve simay masayı hazırlıyordu. Babamla konuşmaya başladım.

– Eee baba bundan sonra ne yapıyoruz ?
– Ev hazır yemekten sonra eve gidiyoruz.
Halam girdi araya hayatta salmam abi bir çay için

Babam:

– Yakınız zaten sokağın başındayız geliriz yine çocuklar da eşyalarını yerleştirsin geç olmadan.

Saat 5 gibi yemek sefamız bitmiş kalkmıştık. Kapıya doğru yöneldim halam bizleri uğurlamak için eşlik etti. Sımsıkı sarılıp öpüyordu beni. O iri göğüsleri vücuduma temas ediyordu. O anki refleks ile bende ona sımsıkı sarılıp sertleşen sikimi göbeğine değdiriyordum resmen. Yanağından öpüp çıktım evden.

Yeni eve geçmiştik. Simay hemen odasına gidip kitaplığını, makyaj malzemelerini yerleştirmek istiyordu. Annem çay koymak için mutfağa gitmiş bir taraftan mutfak eşyalarını yerleştirecekti. Babam ise telefonda yeni çalışacağı iş yeri ile konuşuyordu. Ben ise odama geçmiş boş boş etrafıma bakıyordum.

Kıyafetlerimi dolaba yerleştirdim. Bilgisayar masamı kurdum, internet kablomu çektim. Kitaplarımı yerleştirdim işim bitmişti. Simay vileda yapmak için odama girdi ben ise çay katmak için mutfağa gittim. Çayımı dolurdum balkona çıktım. Bir sigara yaktım ve güneşin hafif batmakta olan gökyüzüne bakıyor, etrafımızda ki evlere bakıyordum. Yan balkonun kapısı sesli, gıcırtılı bir şekilde açıldı. Sarı saçlı uzun boylu, zayıf bir kadın sigarasını yakarak çıktı. Elinde kahvesi masaya oturdu. Onu izliyordum. Masanın önünde duran küllüğe sigarasını koydu ve kitabını alıp açıyordu o an göz göze geldik ve gülümseyerek konuşmaya başladı;
– Aaa merhaba komşu hoşgeldiniz.

Şaşırmıştım çok sıcakkanlı karşılamıştı.

– Merhaba hoşbulduk nasılsınız?
– Teşekkür ederim sıcak Antalya sıcağında nasıl olunursa öyleyim evlerde durulmuyor. Hoş geldiniz tekrardan nerden geldiniz?
– İzmir’den
– Ya izmir bırakılır mı hiç?
– Bence de bırakılmaz
– Kesinlikle benze İzmir’den geldim.

Derken balkona küçük bir çocuk yürüyerek çıktı kadın çocukla konuşmaya başladı;

– Annecim dur nereye geliyorsun ıslak yerler çorapların ıslandı.

Anladığım kadarıyla kadın evliydi.

– Tekrar görüşmek üzere çocukla ilgilenmeliyim abiye bay bay de annecim bay bay abisiii

İçeriye girmişti. Oturdum sigaramı ve çayımı içiyordum telefonumu getirmişti kardeşim.

– Abi telefonun çalıyor.
– Arayan kim?
– Zeki

Zeki mi? Hemen almıştım elinden telefonu;

– Alo zeki?
– Aloov heey hacı gülle naber be napıon?
– İyi lan sen napıyosun oğlum nerden buldun numaramı?
– Simaydan kanka
– Laaan!
– Dur amk celallenme hemen ahahah bizim kızın arkadaşı simay ondan aldım sana ulaşmak için
– Haa
– Haa ya amına koduğum napıyosun oğlum çok özledim nerdesin aydından da taşınmışsınız
– Öyle oldu kanka Antalya’ya geldik
– Ooo ruslar diyosun
– Dur be amcık daha geleli kaç gün oldu
– Oda doğru hacı gülle neyse ben sana bir müjde vermek için aradım rus bulamıyorsan Zeki var olur mu ?
– Zeki var derken ?
– Ya oğlum Antalya’ya geliyorum şuan arabadayım.
– Nasıl lan? Valla ha mı?
– He lan valla haa baba annem orda oğlum çok özlemiş askerden sonra göremedi kadın peder git git diyordu üniversiteyi de Antalya’ya geçiş yapacam orda okucam işte aman gelince konuşuruz hadi
– Oğlum çok sevindim lan kardeşim benim bekliyorum.
– Hacı gülleye bak ağlatcak beni bundan sonra beraberiz oğlum sikerim ! Hadi araç kullanıyorum tutma beni ceza yazacaklar amk kapat lan !

Telefonu kapatmıştı. Yüzümde istemsiz bir mutluluk vardı. Yan komşu tekrar balkona çıktı Zeki’nin geldiğine sevinirken kadının gözlerinin içine bakıp gülücükler saçıyordum resmen…

← Önceki Hikaye
ÖZGE YENGEM 31
Sonraki Hikaye →
ÖZGE YENGEM 33
Yeni bir hikaye mi arıyorsun?

Yorum Yap

Yorumlar